Hamas’ın terör saldırısıyla başlayan savaş bütün acımasızlığıyla sürüyor. Bu iki hafta içinde Almanya’da olanlara bakıldığında düpedüz egemen sınıfların çifte standart politikası net olarak görülüyor. Haberler “kral çıplak” dedirtiyor:

1- Berlin’de 14 Ekim günü resmi Filistin bayrağı açan bir genç sokak ortasında polis tarafından dövülerek yaka paça gözaltına alındı.

2- Berlin’deki tarihi Brandenburg Kapısı mavi-beyaz İsrail bayrağıyla donatıldı.

3- Hükümetin büyük ortağı Sosyal Demokrat Partinin (SPD) gençlik örgütü Juso (Genç Sosyalistler), Hamas’ın saldırısını net bir şekilde kınamadığı için “kardeş gençlik örgütü” El Fetih-Gençlik ile iş birliğine son verdi.

4- Küresel ısınmaya karşı eylemler düzenleyen Friday for Future (Gelecek için Cumalar) inisiyatifinin sözcülerinden Elisa Bas, Filistin yanlısı açıklamalarda bulunduğu için tepki topladı. FFF merkezi, Bas’ın açıklamasına mesafe koydu.

5- Almanya Yahudi Cemaati, Bayern Münih’in Faslı Oyuncusu Noussair Mazraoui’yi sosyal medya üzerinden “Free Palestina/Özgür Filistin” paylaşımı yaptığı için kınadı. Bayern Münih yönetimi, Fas milli takımı kampında bulunan Mazraoui ile bağlantıya geçerek paylaşımı silmesini istedi. Hristiyan Demokrat CDU’lu politikacılar Mazraoui’nin sınır dışı edilmesi çağrısında bulundu.

6- Berlin, Köln, Frankfurt başta olmak üzere birçok kentte yapılması planlanan Filistin’e destek gösterileri yasaklandı.

7- Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, İsrail karşıtı, Hamas ve Filistin yanlısı gösterilere katılıp “kamu düzenini” bozanları sınır dışı edeceklerini açıkladı.

8- Aachen, Recklinhausen, Monheim ve Leverkusen’de belediyeler tarafından asılan İsrail bayraklarını çalanlar hakkında soruşturma başlatıldı.

9- El Ehli Baptist Hastanesinin bombalanmasından sonra Brandenburg Kapısı’nda düzenlenen Filistin yanlısı eylemde göstericilerle polis arasında arbede yaşandı. Çok sayıda gösterici ve polis yaralandı.

10- Bundesliga takımı FSV Mainz 05 Instagram’dan Filistin yanlısı sosyal paylaşımda bulunan, sonra silen 28 yaşındaki Fas kökenli Hollandalı Futbolcu Enver Gazi’nin sözleşmesini feshetti. Gazi’nin “Ürdün’den Akdeniz’e Filistin özgür olacak” yazdığı ifade ediliyor. Sonra “I stand with Palestine” (Filistin’in yanındayım) paylaşımı yaptı. Ortada Gazi’nin Hamas’ın saldırısını desteklediğine dair bir kanıt bulunmuyor.

11- Filistinli Yazar Adania Shibli’ye Frankfurt Kitap Fuarı kapsamında verilmesi planlanan Edebiyat Ödülü (LiBeraturpreis) güncel gelişmelerden ötürü ileri bir tarihe ertelendi. Gerekçe: “Eine Nebensache” (Küçük Bir Mesele) romanında Shibli’nin İsrail’i tek taraflı eleştirmesi. Aralarında Nobel Edebiyat Ödülü sahiplerinin de olduğu 600 yazar, Frankfurt Kitap Fuarı’nda gönderdiği mektupta karara tepki gösterdi. Shibli’nin dinci olmadığı biliniyor.

12- Almanya Başbakanı Olaf Scholz, 17 Ekim’de İsrail’i ziyaret eden ilk devlet başkanı oldu.

13- Uçak Tel Aviv’deki Ben Gurion Havaalanına iner inmez sirenlerin çalması üzerine Alman delegasyonu meydanın ortasında yere yatırıldı. Scholz, güvenlik tarafından içeriye götürüldü.

14- İsrail ziyaretinden sonra Mısır’ın başkenti Kahire’ye geçen Scholz, Sisi ile düzenlediği ortak basın toplantısından birkaç saat önce Gazze’deki el Ehli Baptist Hastanesine yapılan ve 500’e yakın insanın hayatına mal olan katliamı “Sivillerin öldürülmesine karşıyız” diye geçiştirdi.

15- Kahire’de bulunan Scholz, Almanya’nın başkenti Berlin’de sinagoga molotofkokteyli saldırı girişimini kınadı ve güvenlik önlemlerinin artırılacağını, İsrail karşıtı söylemlere, slogana izin vermeyeceklerini açıkladı.

16- İsrail’deki Alman vatandaşlarını getirmek üzere özel uçak seferleri düzenlendi. Binlerce kişi ülkeye getirildi. 100 bin Alman-İsrail çifte vatandaşı bulunuyor. Gazze’deki Alman vatandaşlarının getirilmesi ise Mısır tarafından açılacak Refah kapısına bağlı. Eğer kapı açılırsa gelebilecekler, açılmazsa beklemeye devam edecekler. 200 kadar Alman vatandaşının Gazze’de bulunduğu tahmin ediliyor.

...

7 Ekim’deki saldırının üzerinden iki hafta geçti. Dün itibarıyla Alman gazeteleri, bin 400 İsraillinin, 3 bin 500 Filistinlinin katledildiğini, 4 bin 400 İsrailli ile 12 bin Filistinlinin yaralandığını, 199 İsraillinin rehin alındığını yazıyordu.

En son hangi büyük savaşta bu kadar kısa sürede bu kadar çok insan öldürülmüştü? Rakamlar İsrail terörünün barbar ve acımasız olduğunu yeterince göstermiyor mu? Hal bu iken Almanya’dan başlayarak dünyanın birçok ülkesinde yapılan ikiyüzlülüğe, çifte standarda bir de yorum getirmeye gerek var mı?

Tablo ortada.

Bu nedenle kein kommentar, yorum yok, no comment.